Page 163 - 1-4_2
P. 163

Amasya Tarihi 1-4. Cilt                                                             Hüseyin Hüsâmeddîn YASAR
               Amasya Tarihi Cilt: 1


                      1- "Çeribaşı Dârü'l-Kurrâsı": Çeribaşı Mahallesi’nde câmi-i şerîfin altında ve çeşmenin
               arkasında kâ'in vâsi' bir hücre-i sengîndir. Penceresi çeşmenin mevki'inde olduğu hâlde 1281'de
               Amasya mutasarrıfı meşhûr "Ziyâ Paşa" önünde bulunan yolu tesviye etdirdiği esnâda çeşmeyi
               bu pencerenin önüne getirmiş ve pencereyi sedd edib dârü'l-kurrâyı ta'tîl etmişdir. Câmi-i şerîf
               binâ  olunurken  inşâ  edilmiş  olup  vâlidemin  ceddi  şeyhü'l-kurrâ  "el-Hâc  Halîl  Efendi"  bu
               dârü'l-kurrâ şeyhi olmuşdur.
                      2- "Sultân Bâyezîd Dârü'l-Kurrâsı": Sultân-ı müşârün-ileyh tarafından [266] imâretin
               ekmekhânesi şimâlinde ve tâbhânenin garb tarafında hattât odası sırasında binâ buyurulmuşdur.
               891'de hıtâm bulan dârü'l-kurrâ, Amasya'da meşhûr olup pek çok ehl-i Kur'ân yetişdirmiş ve
               1264'de metrûk bir hâlde kalıp 1296'da debboy me'mûrlarına mesken olmuşdur.
                      3-  "Sultân  Hâtun  Dârü'l-Kurrâsı":  Acem  Ali  Mahallesi’nde  Bâlî  Bey  Câmi-i  şerîfi
               kurbunda olduğu elde edilen vesâ'ik-i atîkadan anlaşılmakda ise de şimdi mevcûd olmadığından
               yeri  ta'yîn  olunamadı.  911'de  evkâfı  tanzîm  edildiğine  nazaran  bu  târîhde  "Sultân  Bâyezîd
               Hân-ı Sânî" hazretlerinin ilk halîlesi ve Amasya ümerâsından "Emîr Bey"in kerîmesi "Hâtun
               Sultân"  tarafından  binâ  edilmişdir.  Mu'ahharan  cüzhânlığa  tahavvül  ederek  "Kürd  Hâfız
               Oğulları"na ve ba'dehû tevliyetle beraber "Hacı Bey Oğulları"na tevcîh olunmuşdur.
                      4- "Şeyh Mehmed Ağa Dârü'l-Kurrâsı": Mehmed Paşa Câmi-i şerîfi’nin cenûb tarafında
               Mustafa Bey Hamâmı’nın arka tarafında sokak içinde olup 1073'de a'yândan "Hacı Efendizâde
               Şeyh Mehmed Ağa" tarafından binâ ve evkâfı tanzîm edilmişdir. "Yâkûtiye Mescid-i Şerîfi"
               sırasında olan on dükkân ve karşısında binâ eylediği cesîm bir değirmen bu dârü'l-kurrânın
               evkâfından idi. Meşhûr şeyhü'l-kurrâ [267] "Hasan Efendi" ve ba'dehû "Ehlullâh Efendi" bu
               dârü'l-kurrâ şeyhi olmuşlardır.
                      5- "Abdullah Paşa Dârü'l-Kurrâsı": Sofîler Mahallesi’nde "Abdullah Paşa Câmi-i şerîfi"
               şarkında olup mahdûmu defterdâr "Abdülkerîm Bey" tarafından 911'de ilâve ve evkâfı tanzîm
               edilmişdir. Önünde bahçesi ve şimâlinde çeşmesi ve sâ'ir tetimmesi vardır. Meşâhîr-i kurrâdan
               Giridli  şeyhü'l-kurrâ  "el-Hâc  Hâfız  Mehmed  Efendi"  ve  şeyhü'l-kurrâ  "Yûsuf  Efendi"  bu
               dârü'l-kurrâ şeyhi olmuşlardır.
                      6- "Ali Çelebi Dârü'l-Kurrâsı": İçeri Şehir’de Kurşunlu Mahallesi’nde câmi-i şerîfin
               garb tarafında olduğu anlaşılmakda ise de şimdi yeri gâ'ib olmuşdur. Esbak Amasya müftüsü
               "Mü'eyyedzâde Ali Çelebi" tarafından 884'de binâ ve evkâfı tanzîm edilmişdir. Mu'ahharan
               harâb  ve  ma'dûm  olduğu  cihetle  cüzhânlığa  tahavvül  ederek  birkaç  meşâhîre  tevcîh
               olunmuşdur.
                      7- "Mahmûd Çelebi Dârü'l-Kurrâsı": İçeri Şehir’de Karatay Mahallesi’nde Mahmûd
               Çelebi Tekkesi ittisâlinde olup mûmâ-ileyh "İmâdzâde Bedreddîn Mahmûd Çelebi" tarafından
               807'de binâ edilmişdir. Meşâhîr-i kurrâdan şeyhü'l-kurrâ "Şeyh Cû'îli eş-Şeyh İbrâhim Efendi"
               bu dârü'l-kurrâ şeyhi idi.
                      8- "Nûh Bey Dârü'l-Kurrâsı": Yâkûtiye Mahallesi’nde Tımârhâne’nin sağ tarafında ve
               -Zâviye-i Yâkûtiye ittisâlinde olduğu evrâk-ı atîkadan [268] anlaşılmakdadır. Meşhûr Karaman
               defterdârı "Amasyalı Hacı Beyzâde Nûh Bey" tarafından 927'de binâ edilmiş idi. Fakat 1059'da
               yandığından bir daha i'âdesi mümkün olamamış ve evkâfı zâyi' olmuşdur. Meşhûr şeyhü'l-kurrâ
               "Hâfız Mehmed Efendi" bu dârü'l-kurrâ şeyhi idi.
                      Şu sekiz aded dârü'l-kurrânın Amasya'da yetişdirdiği ehl-i Kur'ân kadîmen meşhûr ve
               pek çok idi. Mekteb-i Sıbyân dahi her sene pek çok hâfız-ı Kur'ân yetişdirmekde olduğundan
               Amasyalılar'ın ricâlinden hemen üçde biri hâfız-ı Kur'ân olarak tanınmış idi. Bunların içinde
               "Şeyh Yahyâ Efendi" kerîmesi "Fâtıma Molla" gibi asrının kurrâsına fâ'ik, ehl-i Kur'ân kadınlar
               dahi bulunmakda idi. Şimdi bunların hepsi de bir hayâl-i zâ'il gibi olmuşdur.
                      Vesâ'ik-i atîkadan anlaşıldığı üzere Amasya'da bundan yüz sene evvelki zamâna kadar
               yüz otuz kadar "Mekteb-i Sıbyân" olup her birinin idâresi için erbâb-ı himmet tarafından nukûd,
               akârât, emlâk vakf ve teberru' edilerek mütevellîleri tarafından mükemmelen idâre edilmekde



                                                           150
                                                           162
   158   159   160   161   162   163   164   165   166   167   168